“Retro El Yapımı Gazoz” mottosuyla yola çıktık yola,
1887’de Gürcistan’da meyve özlerinin ilk başta saf suyla seyreltilmesiyle atılan bebek adımları, daha sonra bu özlerin gazlı suyla karıştırılarak hazırlanmasıyla farklı bir boyuta taşındı. Ortaya çıkan ve yüksek miktarda eğlenceli baloncuklar ihtiva eden bu lezzet, tüketicinin sevgisi ve ilgisiyle günümüze kadar geldi. Başlangıçta sadece eski Sovyet ülkelerinde bilinen ve tüketilen bu gazozun doğallığı ve lezzeti sayesinde sınırları aşması pek de uzun sürmedi. Eski Sovyet ülkelerinden sonra, Bulgaristan, Makedonya, Romanya gibi Balkan ülkelerine de “Oranjada” ismiyle yayılan Gaz Voda, bu coğrafyada da kendisine sıkı bir tüketici kitlesi edinmeyi başardı. Sunduğu doğal lezzetin yanı sıra ilgi çekici marka kimliğiyle de geniş bir tüketici kitlesine ulaşmayı hedefleyen Gaz Voda’nın yakın gelecek planları arasında, Türkiye geneline ve yurtdışına yayılarak kar eden nokta sayısını arttırmak var.
Hem hizmet hem üretim sektöründe hizmet vermenin sorumluluğunun bilincinde bir marka olarak lezzetli olduğu kadar ilgi çekici Gaz Voda konseptimizle insanlarda nostaljik tatlar bırakmak ve keyifli anılar yaratabilmek en temel önceliğimiz.
Sanıyoruz ki damaklarda bıraktığı nostaljik tatla hafızalarda hep güzel çağrışımlar yaratan gazozun, insanoğlu için her zaman bir içecekten daha fazlası olduğunu söylemek pek de yanlış olmaz. Özellikle bu içeceğin patlama yaptığı dönem olan 60’lı yıllarda yaşayanlar için gazoz, çay bahçesinde denize karşı pipetle köpürtülüp içilen anların, bütün gün sokakta top koşturmuş olmanın verdiği hararetin dermanını bir şişede aramanın hatıralarını yansıtan eski bir fotoğraf albümü gibi. Bu dönemin insanları için gazoz, siyah beyaz dünyanın renkli bir tadı olarak yer etti.
Gazozun farklı ülkelerde ortaya çıkışı, farklı tarihlerde ve farklı şekillerde gelişti. Türkiye sınırlarına ilk girişini, 1890’larda maden suyuyla yapan gazoza ilk yerli muadil “Mısırlıoğlu” ismiyle 1908’de geldi. Mısırlıoğlu’nun öncülüğünün ardından pek çok farklı marka, gazoz üretimine başladı ve gazoz sektörü giderek büyüyüp serpilerek en sonunda günümüzdeki halini aldı.
Biraz da Gaz Voda’dan bahsedelim… 1887’de Gürcistan’da meyve özlerinin ilk başta saf suyla seyreltilmesiyle atılan bebek adımları, daha sonra bu özlerin gazlı suyla karıştırılarak hazırlanmasıyla farklı bir boyuta taşındı. Ortaya çıkan ve yüksek miktarda eğlenceli baloncuklar ihtiva eden bu lezzet, tüketicinin sevgisi ve ilgisiyle günümüze kadar geldi. Başlangıçta sadece eski Sovyet ülkelerinde bilinen ve tüketilen bu gazozun doğallığı ve lezzeti sayesinde sınırları aşması pek de uzun sürmedi. Eski Sovyet ülkelerinden sonra, Bulgaristan, Makedonya, Romanya gibi Balkan ülkelerine de “Oranjada” ismiyle yayılan Gaz Voda, bu coğrafyada da kendisine sıkı bir tüketici kitlesi edinmeyi başardı.
